“Savaşların ve sömürünün olmadığı, insanların özgür, eşit ve mutlu olarak yaşayacakları bir hayat kurmak mümkün mü Gelincik?“
İçinde bulunduğu yoksulluğa ve adaletsizliğe isyan edip, genç yaşında dağları mesken tutan bir adam, Güneş. Mesleğine sıkı sıkıya bağlı, yalnız ve öfkeli bir komutan, Şahin. Yaşamını ülkesinin özgür yarınlarına adamış idealist bir kız, Gelincik. Hayatı boyunca sorumluluklarından kaçan, hastalıklı ve mutsuz bir delikanlı, Rüzgâr. Ve onların ortak yazgıları, ölümün bir gölge gibi dolaştığı coğrafyada yaşama ve sevdaya duyulan derin bir hasret...
Derler ki Gelincik çiçeği sevdanın türküsüne uyanır, toprağın saf yüreğinde canlanır. İyiliğin ve de güzelliğin adıdır. Umuda açar ve baharı muştular. Ve derler ki ona göre umut insanda ve yaşamdadır. İster ki umudunu asla yitirmesin insan...
(Tanıtım Bülteninden)