Sekiz!... Dokuz!... On!...
Cara çan seslerini sayıyordu. Şimdi çatıdaydı. On bir! Çatıdan aşağı atlamak zorundaydı, sesini duyan var mıydı acaba? Peşindeydiler... Atlamaya hazırdı. On iki!...
Ve Cara kuleden atladı. Luster’e... Tekboynuzlu atların ülkesine doğru bir yolculuğa ilk adımını attı...
Tekboynuzlu Atların Günlükleri’nin ilk kitabı olan Tekboynuzlu Atlar Ülkesi fantastik dünyaya bir giriştir. Varlıkları ile yoklukları hep bir merak konusu olan tekboynuzlu atlar bu öyküde öyle gerçek ve öyle yakınımızdalar ki...
Cara, Luster’de inanılmaz bir yolculuğa çıkmak zorunda kalır. Ejderhalarla, çeşit çeşit yaratıklarla karşılaşır... Bambaşka yaşamlarla tanışır... Avcılar’la inanılmaz mücadelelere tutuşur ve tekboynuzlu atlarla birlikte hayatı öğrenir.
Tekboynuzlu Atlar Ülkesi arkadaşlığın ve cesaretin bir öyküsü olup çocuklar için müthiş bir keşif kitabıdır.
Ve Cara’nın burada başlayan yeni öyküsü Tekboynuzlu Atların Günlükleri’ne kaydedilerek yeni maceralara yelken açacaktır...
(Tanıtım Bülteninden)