Türkiye’de demokrasinin toplum ile buluşturulmasında rol oynayan pek çok faktör ve kurum bulunmaktadır. Tamamına yakını asker kökenli olan Cumhuriyet kurucuları da dâhil olmak üzere; sağ, sol, liberal, devletçi, dışarıdan ve içeriden pek çok aktör, halkın yönetime katılımı konusunda değişik boyutlarda etkili olmuştur. Bunlardan kimi konjonktür gereği, kimi mecbur kaldığı için, kimi de samimi bir bağlılıkla demokrasiyi savunmuş, evrensel standartlar denen şeyin Türk toplumu özelinde nasıl uygulanabileceği üzerine kafa yormuşlardır.
Ancak hiçbir aktör ve kurum, demokratik ortamı aynı zamanda varlık nedeni olarak gören siyaset kurumu kadar toplumsal katılımı sağlayamamıştır. Bu bir bakıma doğal bir sonuçtur; zira siyasetin ve siyasetçinin yaşayabilmesi için gerekli olan rekabet ve toplumsal katılım şartları en ideal haliyle demokrasinin işlediği bir yapı içinde mümkün olabilir. Burada ilginç olan, siyaset kurumu içerisinde yer alan her türden ideolojik yapı ve aktör arasında, demokrasinin Türkiye toplumu tarafından benimsenmesine en ciddi katkıyı siyasal İslâm’ın temsilcilerinin yapmış olmasıdır. Türkiye’de ve dünyanın pek çok bölgesinde demokrasi kavramı ile mesafeli olduğu izlenimi veren, hatta oryantalist perspektifin etkisindeki basın ve kamuoyu tarafından zaman zaman demokrasinin ideolojik can düşmanı olarak tanıtılan İslâm, siyasal biçimini çoğu kez demokrasi içinde var edebildi.
(Tanıtım Bülteninden)
Kitabın Özellikleri
Basım Dili | Türkçe |
Sayfa Sayısı | 200 |
Kapak Türü | Karton Kapak |
Kağıt Türü | 2. Hamur |
Basım Tarihi | Kasım 2011 |
Basım Yeri | İstanbul |
En / Boy | 14,00 / 22,00 cm. |
Kapak Tasarım | Yunus Karaaslan |
Editör | Peren Birsaygılı Mut |