Muallim Naci
1849’da İstanbul’da dünyaya gelen Muallim Naci’nin asıl adı Ömer’dir. Babası Ali Bey, annesiyse Varnalı Fatma Zehra Hanım’dır. İlköğrenimine Fatih’teki Fevziye Mektebi’nde başladı. Muallim Naci, babasının vefatı üzerine ailesiyle Varna’ya gitti ve eğitim hayatına orada devam etti. Arapça ve Farsça derslerinin yanı sıra Fransızca da öğrendi. Varna’da muallimlik yapmasından dolayı adı mesleğiyle anılır. Giritli Aziz Ali Efendi’nin Muhayyelât’ındaki bir hikâyenin Naci adlı kahramanından etkilendiğinden bu ismi kendisine mahlas olarak aldı. İstanbul’a dönüşünden sonra -1887 yılında- Ahmet Mithat Efendi’nin isteği üzerine Tercümân-ı Hakikat’in edebî sütununu yönetti. 1891 yılında Gazi Ertuğrul Bey adlı manzumesini II. Abdülhamit’e sunan yazar, padişah tarafından Osmanlı tarihini kaleme almakla görevlendirildi. Rütbe ve nişanla ödüllendirilip kendisine Saray tarafından maaş bağlatıldı. 12 Nisan 1893 tarihinde Fatih’teki evinde vefat etti. Divan Yolu’nda bulunan Sultan II. Mahmut Türbesi haziresine defnedildi.

ARKA KAPAK

Yaklaşık 130 yıl önce çocuk olmak nasıl bir histi acaba? İstanbul’un medreseleri, cumbalı evleri, eski taşlardan sokakları, camileri ve çeşmeleri arasından yürüyerek büyümek… 
Bu kısa ama içi dopdolu anı kitabıyla sekiz yaşındaki bir çocuğun gözünden Osmanlı’nın gündelik hayatına bakacak; çocukluğun oyunlarını, korkularını, sevinçlerini, yakınlarını kaybetmenin hüznünü, doğa ve hayvan sevgisini göreceksiniz.

Muallim Naci, çarpıcı sadelikte ve akıcılıkta yazmış olduğu Ömer’in Çocukluğu ile her yaştan okurun evine çocukluğuyla misafir oluyor…