Bizler dünyadan sadece geçiyoruz. 'Sadece' demek boş bir anlamı ifade ediyor gibi görülse de anlatmak istediğimiz boş bir anlam değildir. Öyle- sine geçmiyoruz dünyadan. 'Sadece’ ye içi boş ve anlamsız bir söylemmiş gibi bakamayız. Kalıcı bir yol olmadığını nefsimize idrak ettirmektir mevzu bahsimiz. Bu yolda duraklarımız, yaptıklarımız, baktıklarımız, sebep olduklarımız, yediklerimiz, içtiklerimiz, hepsi ve daha çoğu zerre misali de olsa amel defterimize yazar geçeriz. Cüz'i irade sahibiyiz. Küçük bir tebessümümüz de yazılır, bir kaş kaldırışımız da. En çok neyi istiyorsak onlarla dolduralım amel defterimizi. En çoklarımız nefis ve şeytanın istekleri olmamasına dikkat etmeliyiz. Yol belli. Geri dönüş yok. Eli boş geçmeyelim dünya yolundan.
İnsan, kalp, his ve tüm duygularını hakikatle meşgul ettiği vakit hayatın anlamını idrak etmeye başlıyor ve çağımızın çeşitli psikolojik hastalıklarından da kurtulmuş oluyor. Çünkü hakikatle meşguliyet kalp ve ruhu tedavi ediyor.
Her gün ahlak yıkıntısı yaşanıyor dünyada. Yıkıntılar arasında başını gökyüzüne çıkarmayı başaran çiçekler gibidir hakkı ve sabrı tavsiye edenler.
Mehmet Kazar