Sadece kendi küçük dünyasında görünür olmayı bırakıp “büyük”lerin gözünde de görünür olmak isteyen bir çocuğun masalı…
Bir zamanlar oyun oynamak yerine herkesi üzen şeyler yapan bir çocuk vardı. Kendini görünmez hissediyordu ama Güneş'e, çiçeklere, salyangozlara, arılara ve incitip kötü davrandığı diğer hayvanlara karşı görünür olmaktan da öteydi. Sonra bir gece bir şeyler değişti... 
Çocuk arıları hiç rahat bırakmıyordu. Kovanı taşlayarak yok etmişti...
“Neden bu kadar nefret? Sana muhteşem balımızı sunuyoruz. Bunun bile kalbini tatlandırmaması ve sendeki nezaket tohumlarını beslememesi nasıl mümkün olabilir? Ne yaptığını bir düşün çocuk! Düşün… Hayat güzeldir. Bütün varlıklar kardeştir 
ve her şey, daha büyük bir şeyin parçasıdır. Ve buna sen de dahilsin… Bize inan! Güneş, kötü olmanın seni dünyadaki en yalnız çocuğa dönüştüreceği konusunda çoktan uyarmıştı. 
Sadece kalplerimizde nezaket olduğunda arkadaşlarımız olur. Bir düşün, küçük çocuk! Hayatta gerçekten neyi arzuladığını düşün.”
Küçük okurlarına doğaya, hayvanlara ve küçük canlılar da dahil olmak üzere başkalarına saygının önemini anlatan; büyüklere ise mutlu olmak için öncelikle mutluluğa ulaşma yolunda ilk adımı atmaya karar vermek gerektiğini hatırlatan Görünmez Çocuk, yaşsız bir eser…