Sosyetenin göz bebeği Persephone Dimitriou, ultra modern Olimpos
şehrinden kaçmayı ve On Üç Ev’in ihanet dolu politikalarından uzakta
her şeye sıfırdan başlamayı planlıyordu. Ancak annesi, bu ışıltılı şehrin
karanlık yüzünün ardındaki tehlikeli güç olan Zeus’la nişanlanması
için onu pusuya düşürdüğünde planları altüst oldu.
Artık seçeneği kalmayan Persephone, kurtuluşu yasak yeraltı şehrine
kaçmakta ve efsanelerden ibaret olduğuna inandığı bir adamla şeytani
bir pazarlık yapmakta buldu. Onu var olduğunu dahi bilmediği bir
dünyaya uyandıran adamla.
Hades ömrünü gölgelerde yaşayarak geçirmişti ve aydınlığa çıkmaya
hiç niyeti yoktu. Fakat Persephone’nin ona yıllardır arzuladığı intikamın
küçük bir parçasını sunabileceğini fark etmesi, ona yardım etmesi
için yeterli bir bahaneydi. Bir bedel karşılığında tabii. Beraber geçirdikleri
her nefes nefese gecede Hades Persephone’ye gitgide bağlanmıştı
ve onu yanında tutmak için Olimpos’un kendisiyle bile savaşırdı.
Hades ve Persephone’nin tatlı olduğu kadar
günahkâr bir yeniden anlatımı.